30 Nisan 2012 Pazartesi

BİR DİKİLi AĞACINIZ OLSUN...


Büyüdüklerinde hatırlayacakları güzel anların arasında bir çocukluk anısı da toprağa diktikleri bir fidan, ellerinden yeşeren bir dal olsun diye Nisan ayının güzel bir pazar günü yollara düştük. Eskişehir'e 55 km mesafedeki bu çorak arazide Kutlu Doğum Etkinliklerimizin sonuncusu olarak planladığımız ağaç dikme etkinliği en çok da çocuklarımızı mutlu etti. ''En Güzel '' olarak yaratılan, Kainatın Efendisi'nin (Salat ve Selam O'nun üzerine olsun) bizlere öğrettiği güzel ahlakın çocuklarımızın  da hayatlarının mimarı olması için tasarlanmış etkinliklerden biriydi bu etkinlik. 
Bu gezegenin daha yaşanır bir yer olması bizim hırslarımızla yaptığımız tahribatı biraz olsun düzeltme yolunda çaba göstermemize bağlı. Ağaçları kestik, toprağı, havayı, suyu kirlettik ve bize emanet edilen şeylere (buna kendi kişisel hikayelerimiz de dahil) sonuna kadar ihanet ettik. Ama yapılanları tamir etmek adına kendi küçük hikayelerimizden başlayarak umut fidanları yeşertebilir, onları sevgi ve hoşgörümüzle büyütebiliriz. 



Bu iki kuzen birlikte toprağa dikti bu çam fidanını, etrafını birlikte toprakla örttü ve can suyunu masum çocuk kalplerinin hammaddesi olan  sevgi, umut ve affedicilikle verdi. Yunus Emre'nin dolaştığı topraklarda hoşgörü iklimi yeşersin, yaradılan yaradandan ötürü sevilsin için  hamurumuz olan toprakla bir buluşmaydı bu fidan dikimi. Eskişehir Birlik Vakfı'na yürekten teşekkürler, böyle bir organizasyonla  birlikte bizleri buluşturduğu için.

5 Nisan 2012 Perşembe

KEMAL SAYAR ŞİİRLERİ


Kemal Sayar'ın uzun zamandır sabırsızlıkla beklediğimiz şiir kitabı sonunda Timaş Yayınlarından çıktı. Baharla birlikte  Nisan yağmurları sonrası ortalığı kaplayan toprak kokusu gibi geldi bana. Bizden, bizi anlayan, bu topraklarda doğup büyüyen insanın hikayesini içselleştirip; Yunus ve Şeyh Galip ekseninde yaradılandaki güzellikleri gören ve görünmesi için yoğun çaba sarfeden biri  üstad Kemal Sayar.Bu defa  çok eskilere dayanan şair kimliğiyle dokunacak şifa arayan kalplere.   Ben tam da Ankara dönüşü, eşimin Kemal Hoca ile yaptığı sohbeti anlattığında keşkelerle başlayan gıpta cümleleri kurmaya hazırlanırken, bu haber çok sevdiğim bir eski dosttan gelen merhaba gibi mutlu etti beni.
 Sanıyorum başucu kitaplarıma bir yenisi daha eklenmiş oldu...


'' BEBEĞİN DUASI
Allah'ım gönder şifa meleklerini
Düşsün alnımın ateşi
Beni yoktan var ettin
Lutf eyle var kalayım
Ya Şafii
 
Suya giden ceylanlar gibi
Yuvarlansın da ömrüm
Su sesinin önünde
Kalbini bir gül için
Yakmak nedir bileym
Ya Rabbi ''


Ve yayınevinin kitabı tanıtmak için kurduğu cümleler:

 Kemal Sayar bu kez şiirleriyle dokunuyor kalbimize, ruhumuza. “Hızır ve Roza”, “Ricat” ve “İki Güneş Arasında” başlıkları altında toplanan şiirlerine bazen Haşim’i, Anna Karenin’i davet ediyor bazen melekleri. Önce Kudüs’ten sesleniyor dünyaya, sonra Floransa, Kadıköy vapurundan inip kayboluyor aşkın tarümar ettiği bahçelerde Şems’le Mecnun’la. Rüknettin’in kalbi için kehanetlerini sıralıyor, bir bebeğin duasıyla bir babanın iç geçirişinde anlatıyor hayatı.


 Son olarak da sevgili dostlar; Sonsuza Dek Sophie şiiri'in dinleyin yeniden ve içinizdeki Şarklı için bir fincan kahve için....