Kemal Sayar'ın uzun zamandır sabırsızlıkla beklediğimiz şiir kitabı sonunda Timaş Yayınlarından çıktı. Baharla birlikte Nisan yağmurları sonrası ortalığı kaplayan toprak kokusu gibi geldi bana. Bizden, bizi anlayan, bu topraklarda doğup büyüyen insanın hikayesini içselleştirip; Yunus ve Şeyh Galip ekseninde yaradılandaki güzellikleri gören ve görünmesi için yoğun çaba sarfeden biri üstad Kemal Sayar.Bu defa çok eskilere dayanan şair kimliğiyle dokunacak şifa arayan kalplere. Ben tam da Ankara dönüşü, eşimin Kemal Hoca ile yaptığı sohbeti anlattığında keşkelerle başlayan gıpta cümleleri kurmaya hazırlanırken, bu haber çok sevdiğim bir eski dosttan gelen merhaba gibi mutlu etti beni.
Sanıyorum başucu kitaplarıma bir yenisi daha eklenmiş oldu...
Sanıyorum başucu kitaplarıma bir yenisi daha eklenmiş oldu...
'' BEBEĞİN DUASI
Allah'ım gönder şifa meleklerini
Düşsün alnımın ateşi
Beni yoktan var ettin
Lutf eyle var kalayım
Ya Şafii
Suya giden ceylanlar gibi
Yuvarlansın da ömrüm
Su sesinin önünde
Kalbini bir gül için
Yakmak nedir bileym
Ya Rabbi ''
Ve yayınevinin kitabı tanıtmak için kurduğu cümleler:
Kemal Sayar bu kez şiirleriyle dokunuyor kalbimize, ruhumuza. “Hızır ve Roza”, “Ricat” ve “İki Güneş Arasında” başlıkları altında toplanan şiirlerine bazen Haşim’i, Anna Karenin’i davet ediyor bazen melekleri. Önce Kudüs’ten sesleniyor dünyaya, sonra Floransa, Kadıköy vapurundan inip kayboluyor aşkın tarümar ettiği bahçelerde Şems’le Mecnun’la. Rüknettin’in kalbi için kehanetlerini sıralıyor, bir bebeğin duasıyla bir babanın iç geçirişinde anlatıyor hayatı.
Son olarak da sevgili dostlar; Sonsuza Dek Sophie şiiri'in dinleyin yeniden ve içinizdeki Şarklı için bir fincan kahve için....
Öyle iyi geldi ki bu şiir.. Ellerine, emeğine sağlık...
YanıtlaSilbende begendeim bu siirleri paylasim için tesekurler :)
YanıtlaSil